Türkiye’nin e-dönüşüm konusunda dünyadaki öncülüğüne dikkat çeken Sovos Türkiye Ülke Müdürü Elçim Sirek, Türkiye’nin e-Dönüşüm yolculuğuna 2012 yılında e-Defter zorunluluğu ile başladığını söyledi. 2020 yılında 670 milyon TL olan e-Dönüşüm sektörü pazar büyüklüğünün 2022’de 1.041 milyar TL’ye ulaştığını ifade eden Sirek, iki yılda yüzde 55’lik bir büyümenin olduğunu belirtti.
“2026’ya kadar pazarın her yıl ortalama yüzde 22 büyüyerek mikro ve KOBİ segment tarafında genişlemesini öngörüyoruz” diyen Sirek, son yıllarda ‘freelance’ çalışanların, kendi işini kuranların sayısının her geçen gün artığına da işaret etti.
Elçim Sirek, şöyle devam etti: “Son dönemde Türkiye genelinde her ay yaklaşık iki bin şahıs şirketinin kurulduğunu görüyoruz. Bu kişiler, faturalaşma ve vergi ile ilgili herşeyi uçtan uca dijital sistemlerle yürütebildikleri bir dünyada işlerine merhaba diyorlar.
Süreçler eskiye göre çok daha kolay ve hızlı ilerliyor.” Pazarın doyum noktasına ulaşmaya çok yakın durumda olduğunu belirten Sirek, yakın gelecekte beklenen büyümenin ancak orta ve mikro segmentli KOBİ’lerin dijitalleşmesi ile söz konusu olabileceğini söyleyerek, sözlerini şöyle sürdürdü: “e-Belgelere geçiş için belirlenen minimum brüt satış hasılatı geliri bu doğrultuda her yıl düşürülüyor.
Örneğin önümüzde önemli bir geçiş dönemi var: Temmuz geçişi. 2022 hesap dönemi içerisinde 509 Sıra No’lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği’ndeki şartları sağlayan mükelleflerin 1 Temmuz 2023 itibarıyla e-Fatura, e-Arşiv Fatura ve e-İrsaliye belgelerini kullanmaya başlamaları gerekiyor.” Sirek, 2023’te bir önceki yıldan yüzde 25 daha fazla net ve yeni tekrarlayan gelir kazancı elde etmeyi planladıklarını söyledi.
2025 yılında tüm faturalar dijital ortamda kesilecek
Sirek, Türkiye’nin başı çektiği verginin dijitalleşmesinin dünya genelinde yayılmasına bağlı olarak, sistemlerin büyümeye ve gelişmeye devam edeceğini söyledi. Sirek, “Daha çok kişiye aynı anda hizmet vermek, daha hızlı işlem yapmak, küresel bağlantılara sahip olmak eskisinden de önemli hale gelecek” diye konuştu.
Sirek, 2025 yılında tüm faturaların yüzde 75’inin ‘yarı gerçek zamanlı’ olarak dijital ortamda kesileceğini belirterek, “Veriyi, çeşitli işleme ve raporlama yöntemleriyle toplumun ve kamu kurumlarının faydasına kullanmak da yenilikler arasında. Hali hazırda bankaların kredi verme süreçlerinin hızlanması, bu alanda risklerin azalması buna örnek gösterilebilir” dedi.
