Zihniniz hiç susmuyor mu? Aşırı düşünmeyle baş etmenin 6 etkili yolu

Zihnin Düşünce Seyahatleri ve Aşırı Düşünmeden Kurtulma Yolları

Bilim insanı Doç. Dr. Berke Kırıkkanat, insanların zihinlerinin bir ya da birden fazla konu hakkında düşünce seyahatlerine çıktığını ve bu düşünme yetisinin diğer canlılardan ayıran önemli bir özellik olduğunu vurguladı. Ancak Doç. Dr. Kırıkkanat, düşünceler üzerine düşünmenin sınırlarını bilmeden aşırı düşünme tuzağına düşme riskine dikkat çekti. Aşırı düşünme, tehlikeli, işlevsel olmayan ve sağlıklı olmayan bir düşünme alışkanlığıdır ve karar vermeyi zorlaştırarak problemlere odaklanarak zaman harcamaya neden olabilir.

Doç. Dr. Kırıkkanat: Kontrol Etme Arzusu ve Aşırı Düşünmenin Yol Açtığı Sorunlar

Doç. Dr. Kırıkkanat, insanların takılıp kaldığı noktaları şu şekilde sıraladı:

  • Bireyin hayatının her alanını kontrol etme arzusu,
  • Belirsizliğe tahammülsüzlük,
  • Her şeye çare arama eğilimi,
  • Pişmanlık ve başarısızlık korkusu,
  • Kusursuz olma çabası,
  • Olayları felaketleştirme ve aşırı genelleme eğilimi.

Doç. Dr. Kırıkkanat, aşırı düşünmenin neden olduğu sorunlara da şu şekilde değindi:

  • Düşük ruhsal ve bedensel enerji,
  • Düşük yaşam doyumu,
  • Odaklanma problemleri,
  • Ruhsal rahatsızlık,
  • Uykusuzluk ve
  • Eylemsizlik halini.

Aşırı Düşünmeden Kurtulmak İçin 6 Etkili Öneri

Doç. Dr. Berke Kırıkkanat, aşırı düşünmeden kurtulmanın yollarını şu şekilde sıraladı:

1. Düşüncelerinizi Fark Edin

Düşünceler üzerinde farkındalık geliştirmek, aşırı düşünme alışkanlığını azaltmanın ilk adımıdır. Bilinçli farkındalık egzersizleriyle, düşüncelerinizi ve beraberinde getirdiği duyguları gözlemleyebilir ve problemleri tarif edebilirsiniz.

2. Yapabileceklerinize Odaklanın

Kendinizi tanıyarak güçlü yönlerinizi belirleyin. Bu sayede zihinsel problemlerle baş etme konusunda kendinize olan güveninizi artırabilirsiniz.

3. Düşünme Hataları Üzerine Çalışın

Felaket senaryolarıyla uğraşmak yerine, düşüncelerinizi sorgulamayı öğrenin. Aşırı genelleme yapma alışkanlıklarınızı fark edin ve bunları değiştirmeye çalışın.

4. Dikkat Dağıtıcı Egzersizler Yapın

Düşüncelerinizden kurtulmanın en etkili yollarından biri de dikkatinizi başka şeylere vermek olabilir. Hoşunuza giden aktivitelerle meşgul olun ve farkındalığınızı artırın.

5. Kusursuz Olmadığınızı Kabul Edin

Hatalar yapmanın doğal olduğunu kabul edin ve kendinizi suçlamayı bırakın. Bu sayede belirsizliklere daha iyi adapte olabilirsiniz.

6. Destekleyici Bir Çevre Edinin

Çevrenizdeki insanların olumsuz enerjilerinden uzak durmaya çalışın. Pozitif ve destekleyici ilişkiler, aşırı düşünme alışkanlığını azaltabilir.

Related Posts

Özellikle 5 yaşın altındaki çocuklar risk altında! Bu saatlerde dışarı çıkarmayın

Yaz aylarında çocuklar genellikle açık havada daha fazla zaman geçiriyorlar. Güneş ışınları D vitamini nedeniyle çocuklar için faydalı olsa da, gerekli önlemler alınmadığında güneş çarpması, güneş yanıkları ve dehidratasyon (susuz kalma) gibi pek çok sorun oluşabiliyor. Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Berrin Arslan, çocukları güneşten korumak için 8 önemli kuralı anlattı.

Sağlıklı ilişki için beş küçük adım

Sevgi, saygı, güven ve aidiyet gibi temel duyguları besleyen ilişkiler, zaman zaman anlaşmazlık, kırgınlık ve duygusal mesafelerle sınanıyor. Bu tür zorluklar her ilişkide kaçınılmaz olsa da başa çıkmak mümkün. Kadıköy Florence Nightingale Tıp Merkezi’nden Uzman Klinik Psikolog Tilbe Sönmezler, sağlıklı ilişki için beş adımı anlattı.

Yaz kâbusa dönmesin! Çocuklar için tehlike kapıda

Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Ferunda Demir, yaz tatilinde çocuklarda kırık, çarpma ve morluk riskinin arttığını belirterek ailelere önemli uyarılarda bulundu. Hareket kısıtlılığı, şişlik ya da morarma durumunda vakit kaybetmeden doktora başvurulması gerektiğini vurguladı.

İBB’den KKKA hastalığına neden olan kenelerle mücadele: Bulaşıcı hastalıkların önüne geçebiliriz

İBB’den KKKA hastalığına neden olan kenelerle mücadele: Bulaşıcı hastalıkların önüne geçebiliriz

Kalp krizi değil, ‘Kırık Kalp Sendromu’! Üzüntü, korku, kayıp tetikleyebiliyor!

Kalp krizine benzer belirtilerle ortaya çıkan bu durumun, çoğunlukla duygusal şoklara verilen biyolojik bir yanıt olarak geliştiğini dile getiren Uzman Klinik Psikolog Cumali Aydın, yoğun stres veya duygusal travmaların tetiklediği ve kalp krizine benzer belirtilerle ortaya çıkan ‘kırık kalp sendromu’ hakkında bilgi verdi.

‘Karpuzu peynirle tüketerek kan şekerini dengelemek mümkün’

Yaz aylarının vazgeçilmezi karpuzun sağlıklı tüketilmesi için önerilerde bulunan Diyetisyen Gökçenur Kahraman, “Yazın ferahlatıcı meyvelerinden karpuzun büyük bir kısmı sudan oluşur ancak glisemik indeksi yüksektir. Ana öğünlerden 1-2 saat sonra yanında bir avuç badem veya birkaç cevizle birlikte tüketilebilir. Karpuzun yanına beyaz peynir eklenerek kan şekeri dengesi daha iyi korunabilir. Tokluk süresi uzayabilir. Karpuzu nane, limon, yoğurt gibi malzemelerle karıştırarak sağlıklı smoothieler yapabilirsiniz. Roka, beyaz peynir, zeytinyağı ile yaz salataları hazırlayabilirsiniz” dedi.